CHP Grup Başkanı ve CHP Genel Başkan Adayı Özgür Özel, CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen ve İstanbul Milletvekili Ali Gökçe ile birlikte Bakırköy Kadın Cezaevi’nde tutuklu bulunan Gezi tutukluları Mücella Yapıcı, Mine Özerden ve Çiğdem Matel’i ziyaret etti.
“SAĞLIKLARI, MORALLERİ YERİNDE AMA ÇOK SIKILMIŞ DURUMDALAR”
Ziyaret sonrası açıklama yapan Özel, şöyle konuştu:
-Sağlıkları, moralleri yerinde ama çok sıkılmış durumdalar. Büyük bir haksızlıkla karşı karşıya olduklarını hepimiz biliyoruz, bütün Türkiye biliyor. 1,5 yıldır buradalar. 9 sene önce olmuş Gezi olaylarından dolayı buradalar.
-O dönemde Taksim Platformu’nun ya da Taksim Dayanışması’nın bileşenleri, katılanları, sözcüleri ya da kendi odalarının oradaki temsilcileri oldukları için oradalar. 9 sene önce Gezi olayları yaşanırken, bu ekip valiyle, emniyet müdürüyle hatta dönemin Başbakan Yardımcısıyla görüşmüşlerdi.
-O gün talepleri sorulduğunda hükümet düşsün, istifa etsin demediler. Başbakan Türkiye’ye dönmesin demediler. Yönetimi bize bırakın demediler O gün ağaçlar kesilmesin dediler. Topçu Kışlası yapılacak diye Gezi Parkı ortadan kalkmasın dediler.
-O günlerde yıkılıp Atatürk Kültür Merkezi yerine AVM yapma hevesi vardı, Atatürk Kültür Merkezi kalsın, kültür için kullanılsın dediler. 9 sene sonra darbe yaptılar diye iddia edilerek yargılanıyorlar.”
“GEZİ ONURUMUZDUR”
-İçerideki arkadaşlarımız niçin burada yattıklarını bilmiyorlar. Ben söyleyeyim, hepimizin yerine yatıyorlar.
-Biz hepimiz Gezi’deydik. O gün Gezi’yi savunan herkes neyi savunuyorsa bugün savunmaya devam ediyoruz. Bundan sonraki süreçte Yargıtay’ın bir an önce karar vermesi lazım.
-Anayasa Mahkemesi’ndeki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin iki kararına rağmen bekletilen dosyanın bir an önce karara bağlanması ortak beklentimizdir.
-Gezi onurumuzdur. Gezi’ye de Gezi’den dolayı haksız olarak burada yatan herkese de sahip çıkıyoruz.
“BUNUN HESABINI KİMSEYE VEREMEYİZ”
“CHP genel başkanı olursanız siz ittifak arayışına girer misiniz?” sorusuna Özel şu cevabı verdi:
-Ben partilerin kendi kimlikleriyle var olmalarını, kendi kimlikleriyle siyaset yapmalarını, birbirleriyle ilişkilerinin partileri kısıtlamaması gerektiğini savunuyorum.
-Ancak 5 Kasım’da yapılması muhtemel seçimden sonra Mart ayında yapılacak olan yerel seçimlere giderken ne biz, ne İYİ Parti ne diğer demokratlar İzmir, İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya ve diğer büyükşehirlerin göz göre göre bizim birbirimizle olan sorunlarımızı aşamadığımız için yeniden Ak Parti’nin eline geçmesine seçmenimiz affetmez, buna izin vermez. Bunun hesabını kimseye veremeyiz.
“YENİ BİR BEYAZ SAYFA AÇACAĞIZ”
-Şu anda Millet İttifakı’nın ittifak potansiyelinde bir gerileme, çöküş olduğu muhakkak. Partide yönetime geldiğimiz takdirde yeni bir beyaz sayfa açıp, bütün muhataplarımızla önce kendi özeleştirimizi yapıp, onlarla olan sorunları yapıcı bir şekilde tartışıp ölçme, değerlendirmeye dayalı, vatandaşın desteğini alacak, partilerin kendi içindeki partilileri vicdanını rahatsız etmeyecek, yazılı çizili bir iç hukuka dayalı, kimsenin kimsenin hakkını yemeyeceği, hiç kimsenin de başkasının hakkını yedirmeyeceği gerçek bir birliktelik için kolları sıvamaya ve bir beyaz sayfa açmaya hazır olacağız.
-Bunun için üzerimize ne düşüyorsa onu yapacağız. Elimizdeki hiçbir belediyeyi kaybetmeyip, Millet İttifakı’na ve Türkiye İttifakı’na çok sayıda belediye kazandırmak için var gücümüzle çalışacağız.